Skip to the content.

Bölüm 04: Çevrimiçi Görüntülü Reklam Ekosistemindeki Temel Teknoloji Platformları ve Aracılar

🌐 Çevrimiçi Reklam Ekosistemi Nedir?

İkinci bölümde öğrendiğimiz üzere, internetin ortaya çıkmasından önce basılı medya dünyasındaki reklamcılık, insanların reklam kampanyalarını elle oluşturmasına, yapılandırmasına ve yürütmesine dayanan manuel bir süreçti.

Ancak internet, bu süreçlerin yapılma biçimini tamamen değiştiren teknolojik bir devrimi beraberinde getirdi.

🔄 Dijital Dönüşüm

Bugün, çevrimiçi ve hatta bazı çevrimdışı reklam kampanyaları bile teknolojik platformlar (yazılımlar) tarafından üretilmektedir.

Bu platformların tamamı çevrimiçi reklamcılık ekosisteminin (online advertising ecosystem) bir parçasıdır.

🏗️ Devasa Yapı

Çevrimiçi reklam ekosistemi, bir reklam kampanyasının oluşturulmasında, yürütülmesinde ve ölçümlenmesinde rol oynayan onlarca farklı reklam teknolojisi platformu ve aracıdan (intermediaries) oluşan devasa bir yapıdır.


📊 Ekosistem Diyagramı Hakkında

📖 Not: Bu bölümde sayfa 43‘te bütün ekosistemi anlatan detaylı bir diyagram bulunmaktadır. Görsel içerik için lütfen orijinal kitaba başvurunuz.

Aşağıda, bu diyagramda yer alan tüm terimlerin detaylı açıklamalarını bulabilirsiniz.


📚 Ekosistem Terimleri Sözlüğü

👥 Taraflar ve Roller

🧑‍💼 Advertiser (Reklamveren)

Reklamveren, bir ürün ya da hizmetin tanıtımını yapmak isteyen kişi veya şirkettir.

💡 Örnek: Nike, yeni ayakkabılarını tanıtmak için çevrimiçi reklam verir.


🏢 Advertising Agency (Reklam Ajansı)

Reklamverenin adına reklam kampanyaları tasarlayan, planlayan ve yöneten şirkettir.

💡 Örnek: Nike, reklamlarını hazırlaması için Wieden+Kennedy ajansıyla çalışır.


📰 Publisher (Yayıncı)

Reklam alanını sunan kişi veya şirkettir; yani içeriği üreten taraftır.

💡 Örnek: YouTube, New York Times, Ekşi Sözlük gibi platformlar publisher’dır.


👥 Website Visitor (Web Sitesi Ziyaretçisi)

Web sitesini ziyaret eden kullanıcıdır. Reklamcılıkta hedeflenen kişidir.

💡 Örnek: Sen bir haber sitesine girdiğinde, sistem seni bir “visitor” olarak tanır ve uygun reklamı gösterir.


📢 Reklam ve Operasyonlar

📢 Ads (Reklamlar)

Reklamveren tarafından hazırlanan ve internette gösterilen tanıtım içerikleridir. Bunlar metin, görsel, video veya etkileşimli formatta olabilir.

💡 Örnek: YouTube’da gördüğün “Şimdi satın al!” videosu bir dijital reklamdır.


⚙️ AdOps (Advertising Operations)

Reklam kampanyalarının teknik yönünü yürüten ekip veya kişilerdir. Reklamın doğru yerde, doğru zamanda ve doğru formatta yayınlanmasını sağlarlar.

💡 Örnek: Reklamın mobilde düzgün çalışıp çalışmadığını test eden kişiler AdOps ekibindedir.


⬜ Ad Slot (Reklam Alanı Bölümü)

Bir web sitesinde reklama ayrılmış gerçek fiziksel alandır (örneğin sayfanın üstündeki banner kısmı).

💡 Örnek: CNN.com’un ana sayfasının üst kısmındaki yatay reklam çubuğu.


🖥️ Sunucu Teknolojileri

💻 Advertiser’s Ad Server (Reklamveren Sunucusu)

Reklamverenin reklamlarını depolayan, yayınlayan ve performansını izleyen teknolojidir.

💡 Örnek: Google Campaign Manager 360 gibi araçlar reklamveren tarafında kullanılan ad server’lardır.


🌐 Publisher’s Ad Server (Yayıncı Sunucusu)

Yayıncıların (örneğin bir haber sitesi) reklam alanlarını yöneten ve hangi reklamın hangi kullanıcıya gösterileceğini belirleyen teknolojidir.

💡 Örnek: Bir siteye girdiğinde gördüğün banner reklamı bu sistem yükler.


🎯 Alım ve Satım Platformları

🎯 DSP (Demand-Side Platform – Talep Tarafı Platformu)

Reklamverenlerin reklam alanı satın almak için kullandığı otomatik platformdur. DSP’ler reklamları, hedef kitleye göre gerçek zamanlı olarak teklif verip satın alır.

💡 Örnek: The Trade Desk, Google DV360.


🏭 SSP (Supply-Side Platform – Arz Tarafı Platformu)

Yayıncıların (publisher’ların) reklam alanlarını yönetip satışa sunduğu platformdur. SSP’ler en iyi fiyatı veren DSP’ye alanı satar.

💡 Örnek: Google Ad Manager (eski adıyla DoubleClick for Publishers), PubMatic.


💰 Agency Trading Desk (Ajans Ticaret Masası)

Reklam ajanslarının, müşterileri adına programatik (otomatik) reklam satın almak için kullandıkları özel platformdur.

💡 Örnek: GroupM veya Omnicom gibi büyük ajansların kendi trading desk sistemleri vardır.


🔗 Ağlar ve Borsalar

🔗 Ad Network (Reklam Ağı)

Reklamverenlerle yayıncıları bir araya getiren aracıdır. Reklam ağları, birçok sitedeki reklam alanlarını toplayıp reklamverenlere satar.

💡 Örnek: Google Display Network.


🔄 Ad Exchange (Reklam Borsası)

Reklam alanlarının (inventory) alınıp satıldığı dijital pazardır. Burada alıcılar (DSP) ve satıcılar (SSP) otomatik açık artırmalarla etkileşir.

💡 Örnek: Google Ad Exchange.


📊 Veri ve Analitik

📊 DMP (Data Management Platform – Veri Yönetim Platformu)

Farklı kaynaklardan gelen kullanıcı verilerini (örneğin: web sitesi trafiği, demografik bilgiler) toplayıp düzenleyen sistemdir. Bu veriler reklam hedefleme için kullanılır.

💡 Örnek: Bir markanın web sitesini ziyaret eden kullanıcıların profillerini DMP analiz eder.


🧠 Data Broker (Veri Aracısı)

Kullanıcı verilerini toplayan, analiz eden ve başka şirketlere satan firmalardır. Bu veriler hedefleme için kullanılır.

💡 Örnek: Acxiom veya Oracle Data Cloud gibi şirketler.


🛒 Reklamverenler – Satın Alma Tarafı (The Buy Side)

Reklamverenler (advertisers / brands), “satın alma tarafı”nı temsil eder çünkü çevrimiçi medya (yani reklam alanı veya envanter) satın almak isteyen taraftırlar.


⚙️ Reklam Operasyonları (AdOps)

Reklamveren tarafında AdOps departmanı, kampanyaların kurulumu, izlenmesi ve optimize edilmesinden sorumludur.

📈 Gelişim


💻 Reklamverenin Reklam Sunucusu (Advertiser’s Ad Server / Third-Party Ad Server)

Üçüncü taraf reklam sunucusu, yani advertiser’s ad server, web tabanlı bir teknolojidir.

🔧 Bu Sistem:

💡 Kısaca: Reklamveren tarafındaki “beyin”dir. Kampanyayı yönetir, izler ve veriyi analiz eder.


📋 Reklamverenler İçin Bağımsız (Standalone) Reklam Sunucularına Örnekler:


🤝 Aracılar (Intermediaries)

Aracılar, reklamveren (advertiser) ile yayıncı (publisher) arasında yer alan şirketler ve platformlardır.

Bunlar reklam alışverişinin gerçekleşmesini sağlar — örneğin ad network, ad exchange, DSP, SSP gibi platformlar.


🏢 Reklam Ajansları (Advertising Agencies)

🎯 Tanım

Bir reklam ajansı, markalara reklam kampanyalarının oluşturulması, planlanması ve yönetilmesiyle ilgili hizmetler sunan bir şirkettir.

Reklam ajansları genellikle bağımsız, dış kaynaklı şirketlerdir ve müşterileri için çalışırlar.

Bu Müşteriler Şunlar Olabilir:


📺 Geleneksel Rolü

Eskiden markalar, reklam ajanslarını şu işler için tutarlardı:

Ayrıca ajanslar sadece reklam üretmekle kalmaz, markanın diğer tanıtım ve pazarlama faaliyetleriyle de ilgilenirdi.


💻 Dijital Çağda Ajanslar

İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte ajanslar, çevrimiçi kampanyalar oluşturmak, yönetmek ve ölçmek için birçok reklam ve pazarlama teknolojisini (AdTech / MarTech) kullanmaya başladılar.

Bu Tür Ajanslara Artık Şu İsimlerle de Rastlanır:


📜 Reklam Ajanslarının Tarihi

🕰️ İlk Dönem

Reklam ajansları ortaya çıkmadan önce, reklamlar çeşitli medya kuruluşlarına aracılar üzerinden gönderilirdi.

Bu aracılar:

Bu basit sistem, modern reklam ajanslarının ilk adımı sayılır.


🏛️ İlk Reklam Ajansları

William Taylor - 1786

İlk tam teşekküllü reklam ajansı 1786’da William Taylor tarafından Londra’da kuruldu.

(Reklamcılık tarihindeki ilk ajans olarak kabul edilir.)


Volney B. Palmer - 1840

Avrupa’daki bu fikri ABD’ye taşıyan kişi Volney B. Palmer oldu.

Palmer, 1840’ta Philadelphia’da ilk Amerikan reklam ajansını kurdu.

O dönemde Palmer şunları yapıyordu:


🎨 Zamanla Ajanslar Sadece Reklam Alanı Satmakla Kalmadı:

gibi yaratıcı hizmetler de sunmaya başladılar.


🏆 Modern Ajanslara Geçiş: N.W. Ayer & Son

19. yüzyılda N.W. Ayer & Son (New York’ta kuruldu) ajans modeli tamamen değiştirdi:

Yeni Yaklaşım:

Başarılar:

gibi markalarla çalıştı ve “Reklam sloganı” kavramını da popülerleştirdi.


🔄 Zaman İçinde Reklam Ajansları Nasıl Değişti?

📊 Ajansların Gerçek İşi

Eskiden ajanslar neredeyse hiç yaratıcı (creative) değildi.

Bugün bile, yaratıcı süreç (örneğin reklam metni yazmak, görsel tasarlamak, kampanya fikri oluşturmak) ajansların yaptığı işin sadece küçük bir kısmını oluşturur.

David Ogilvy’nin de belirttiği gibi, ajanslar yalnızca yaratıcı işlerle değil, aynı zamanda:

gibi işlerle de ilgilenirler.


📈 Yıllar İçinde Dönüşüm

On yıllar boyunca ajanslar, müşterilerinin değişen ihtiyaçlarına göre evrildi.

Bugün yaptıkları birçok şey, geniş anlamda pazarlama (marketing) başlığı altında sınıflandırılabilir.

Ancak İnternetin ortaya çıkışı, ajansların rolünü tamamen yeniden tanımladı ve yeni zorluklar ortaya çıkardı.


📰 İnternet Öncesi Dönem (Before the Internet)

İlk reklam temsilcileri (agents), doğrudan markalar adına değil, gazeteler adına hareket ederlerdi.

Yani onlar, reklam alanı satan aracılardı ve bu alanlar üzerinden komisyon alırlardı.

Zamanla —1800’lerden 1950’lerin altın çağındaki reklama, küreselleşmeye ve dijitalleşmeye kadar— ajanslar yeni roller kazandı ve çeşitlendi.


🎬 1960’larda (Mad Men Çağı)

1960’ların “Mad Men” döneminde, ajanslar markalar için sadece aracı değil, stratejik birer ortak haline geldi.

Artık Görevleri Arasında Şunlar Vardı:


🌐 İnternetin Ortaya Çıkışı

Uzun bir süre boyunca, ajanslar tüm çevrimdışı reklamcılık (TV, radyo, gazete, afiş vb.) faaliyetlerinin ana merkeziydi.

Ancak internetin ortaya çıkışı her şeyi kökten değiştirdi.

⚡ Paradigma Değişimi

AdTech şirketleri (advertising technology – reklam teknolojisi firmaları), ajansların geleneksel işleyişini sarsmaya başladı.

Bu firmalar, tamamen yeni fırsatlar sunarak güç dengesini geleneksel ajanslardan teknoloji odaklı yapılara kaydırdı.


📊 Ajanslar ve Veri Çağı

Kısa sürede ajanslar da bu teknolojileri kullanmayı öğrendi.

Artık ajanslar, tüketiciler ve onların çevrimiçi davranışları hakkında benzeri görülmemiş miktarda veriye erişim sağladı.

Modern Ajansların Uzmanlık Alanları:

Birçok marka hâlâ reklam ajanslarını geleneksel anlamda görse de, modern ajanslar artık şu alanlarda da uzmanlaşıyor:


🚀 Günümüzde Ajanslar ve AdTech

Bugün AdTech şirketleri, markalar için karmaşık teknolojik çözümler geliştiriyor.

Örneğin:

Demand-Side Platforms (DSP’ler) gibi yazılımlar:

Bu tür medya alım araçları, geleneksel reklamcılıkta görülmeyen düzeyde hedefleme (targeting) ve analitik (analytics) olanakları sunuyor.


🌍 Büyük Uluslararası Reklam Ajansları

🌐 Küreselleşme

Reklamcılığın küreselleşmesi ve ajansların hızlı büyümesi, 20. yüzyılda —özellikle I. ve II. Dünya Savaşları öncesinde— Amerikan ajanslarının yurt dışına açılmasıyla başladı.


🏢 McCann Erickson

1902: New York’ta kuruldu

Küresel Genişleme:


📊 J. Walter Thompson

Hizmet verdiği markaların bulunduğu bölgelerde ofisler açarak küresel büyüme stratejisi izledi.


🇬🇧 İngiliz Ajanslar

İngiliz ajanslar da bu eğilimi izledi. 1960’lar ve 1970’lerde, küreselleşmenin getirdiği fırsatları keşfetmeye başladılar.


🎨 Saatchi & Saatchi

En ünlü İngiliz ajanslarından biridir.

1970: Kuruldu

Başarı Hikayeleri:

gibi büyük markalarla çalışarak uluslararası alanda büyüdü.

Dünya çapında ofisler açarak küresel bir ajans ağı oluşturdu.


🏆 Dünyanın En Büyük 5 Reklam Ajansı

📊 Not: Günümüzde dünyanın en büyük reklam ajans holdingleri arasında şu isimler yer alır:

  1. WPP
  2. Omnicom Group
  3. Publicis Groupe
  4. Interpublic Group (IPG)
  5. Dentsu

📝 Ünlü Reklam Kampanyaları

📞 AT&T - “Reach Out and Touch Someone”

Uzak mesafe telefon hizmeti için hazırlanan ikonik kampanya


🎖️ ABD Ordusu - “Be All You Can Be”

1981 yılında başlatılan ve yıllar boyunca kullanılan slogan


💎 De Beers - “A Diamond is Forever”

1947 yılında Mary Frances Gerety tarafından yaratılan ve tüm zamanların en etkili reklam sloganlarından biri olarak kabul edilen kampanya


🎓 Bölüm Özeti

Bu bölümde çevrimiçi reklam ekosisteminin temel yapı taşlarını öğrendik:

  1. 🌐 Ekosistem Terimleri - Advertiser, Publisher, Ad Server, DSP, SSP vb.
  2. 🛒 Satın Alma Tarafı - Reklamverenler ve AdOps
  3. 🤝 Aracılar - Reklam ajanslarının tarihi ve evrimi
  4. 🌍 Küreselleşme - Ajansların uluslararası genişlemesi

Reklam ajansları, 18. yüzyıldan bu yana sürekli evrim geçirerek bugünün karmaşık dijital ekosisteminin önemli oyuncuları haline gelmiştir.


🏆 Dünyanın En Büyük 5 Reklam Holdingi

📊 Küresel Liderler

  1. 🇬🇧 WPP Group – Londra, geliri 19 milyar dolar
  2. 🇺🇸 Omnicom Group – New York, geliri 15,3 milyar dolar
  3. 🇫🇷 Publicis Groupe – Paris, geliri 9,6 milyar dolar
  4. 🇺🇸 Interpublic Group (IPG) – New York, geliri 7,5 milyar dolar
  5. 🇯🇵 Dentsu – Tokyo, geliri 6 milyar dolar

🏢 Holding Yapısı

Bu şirketler, dünyadaki reklam ajanslarının “çatı organizasyonlarıdır.”

Her biri onlarca farklı ajans markasına sahiptir ve global markalara hizmet verir.

Örnek Yapılar:


⚡ Zorluklara Rağmen…

Son yıllarda AdTech şirketlerinin yükselişi (örneğin Google, The Trade Desk, Amazon Ads vb.) ajanslar için büyük bir rekabet yarattı.

Ancak bu büyük ajans grupları, değişime uyum sağlayarak hâlâ reklamcılığın önemli bir parçası olmaya devam ediyorlar.

💡 Yani: Markalar için hâlâ stratejik planlama, medya satın alma ve yaratıcılık açısından vazgeçilmez konumdalar.


💼 Agency Trading Desk (ATD)

🎯 Tanım

Bir Agency Trading Desk (ATD), genellikle markalara programatik reklam satın alma (programmatic media buying) hizmeti sunan birim veya şirkettir.

ATD’ler, ajans gruplarının içindeki özel departmanlardır ve şu görevleri yaparlar:


🏗️ ATD’lerin Yapısı

ATD’ler genellikle iki katmandan oluşur:

1. Hizmet Katmanı (Service Layer):

2. Teknoloji Katmanı (Technical Layer):

💡 Kısaca: Agency Trading Desk = Büyük reklam ajanslarının markalar adına programatik reklam satın alma yapan “teknoloji + hizmet” birimi.


🔄 Programatik Reklam Satın Alma Süreci

📊 Görsel: Programatik reklam satın alma süreci sade bir zincir olarak anlatılmış:

Brand (Marka) → Agency (Reklam Ajansı) → ATD (Agency Trading Desk) → DSP (Demand-Side Platform) → SSP / Ad Exchange (Supply-Side Platform / Reklam Borsası) → Publisher (Yayıncı)


📝 Süreç Açıklaması

“Tüm büyük reklam ajanslarının, müşterileri adına programatik medya satın alma faaliyetlerini yürüten kendi Agency Trading Desk (ATD) birimleri vardır.”

Bu Şu Anlama Geliyor:

  1. 🏢 Marka, kampanyasını bir ajansa verir
  2. 🎯 Ajans, bu kampanyayı ATD birimi aracılığıyla yönetir
  3. 💼 ATD, kampanyayı çalıştırmak için bir DSP (Demand-Side Platform) kullanır
  4. 🤖 DSP, reklam gösterimini sağlamak için Ad Exchange / SSP üzerinden yayıncıların reklam alanlarını (inventory) satın alır
  5. 📰 Publisher (yayıncı) ise reklamı kendi sitesinde gösterir

💡 Özetle: Bu görsel, dijital reklamcılığın “otomatik” hale gelmiş yeni dünyasını özetliyor:

Marka → Ajans → Teknoloji → Yayıncı zinciri.


🔗 Ad Network (Reklam Ağı)

📖 Tanım

Bir reklam ağı (ad network), reklamverenler (advertisers) ile yayıncılar (publishers) arasında aracı (broker) olarak çalışan bir teknoloji platformudur.

Reklam ağlarının temel amacı:


📜 Kısa Tarihçe

Reklam ağları ilk kez 1990’ların ortalarında ortaya çıktı.

Amaçlar:


⚙️ Nasıl Çalışır?

📊 Görselde görüldüğü gibi:


🎯 Ne Yapar?

Reklam ağları, yayıncılardan gelen satılmamış (unsold) reklam alanlarını toplayarak, reklamverenlere birleşik (consolidated) ve daha uygun fiyatlı (less expensive) bir reklam havuzu sunar.

Genellikle bu alışveriş CPM (Cost Per Mille) modeliyle yapılır — yani her 1.000 gösterim (impression) başına ödeme.


✅ Reklam Ağlarının Sağladığı Faydalar

1. 📊 Ölçek (Scale):

Bir reklamveren, tek tek yayıncılarla anlaşmak yerine tek bir reklam ağı üzerinden çok sayıda sitede reklam verebilir.

Bu sayede:


💡 Kısaca:

Ad Network = Reklamveren ile yayıncıyı buluşturan dijital pazar yeri

Yayıncılar için: Boş reklam alanlarını satmanın kolay yolu

Reklamverenler için: Birden fazla sitede tek elden reklam verme imkânı


➕ Reklam Ağlarının Sağladığı Ek Faydalar

🕒 Zaman Tasarrufu (Time savings):

🌍 Kapsam ve Ölçümleme (Campaign reach and measurement):

💰 Paraya Dönüştürme (Monetization):


🏷️ Reklam Ağlarının Türleri

Birçok reklam ağı, belirli bir envanter (inventory) türüne odaklanır:

1. 💎 Premium Ad Networks:

En prestijli yayıncılardan (örneğin The New York Times) gelen yüksek kaliteli reklam alanlarını sunar.

2. 📊 Vertical Ad Networks:

Belirli konulara veya sektörlere odaklanır (örneğin: iş dünyası, teknoloji, otomotiv, moda).

3. 🎯 Specialized Ad Networks:

Belirli bir reklam formatına veya kanala odaklanır (örneğin: mobil, video, native ads).

4. 📈 Performance & Affiliate Ad Networks:

Performans odaklı çalışır. Gelir paylaşımı (revenue share), tıklama başına maliyet (CPC) veya aksiyon başına maliyet (CPA) modeliyle çalışır.


🎯 Reklam Ağlarında Hedefleme (Targeting)

Reklam ağlarında hedefleme ve karar alma süreci, ad server’lardakine benzer şekilde işler.

Reklamverenler kampanyaları için belirli hedefleme kriterleri tanımlayabilir.

🎯 Hedefleme Kriterleri Örnekleri:


💡 Kısaca Özet:

Ad Network = Yayıncıların satamadığı reklam alanlarını toplayıp reklamverenlere sunan dijital aracı platformdur.

Zaman kazandırır, ölçümleme yapar, farklı hedefleme seçenekleriyle kampanyaları optimize eder.


🎯 Demand-Side Platform (DSP) – Talep Tarafı Platformu

📖 Tanım

Bir Demand-Side Platform (DSP), reklamverenlerin (advertisers) ve ajansların (agencies) reklam kampanyalarını yönetmesini ve farklı Ad Exchange veya SSP (Supply-Side Platform)’lerden reklam alanı satın almasını sağlayan teknolojik bir platformdur.

📍 Yani: DSP, reklamverenin tek bir panelden (user interface) yüzlerce site, uygulama ve ağ üzerinde reklam vermesine olanak tanır.


⚙️ Nasıl Çalışır?

DSP’ler, Real-Time Bidding (RTB) sisteminin ana bileşenlerinden biridir.

Bu sistemde reklamlar, her bir gösterim (impression) bazında gerçek zamanlı açık artırma yoluyla satın alınır.

Yani bir kullanıcı bir web sitesine girdiğinde, o sayfa yüklenirken DSP, “bu kullanıcıya hangi reklam gösterilsin?” sorusuna milisaniyeler içinde teklif vererek karar verir.


🌟 DSP’ler Neden Önemli?

DSP’ler reklamverenlere:


💡 Basit Bir Örnek:

Bir reklamveren kadın modasıyla ilgilenen 25–35 yaş arası kişilere reklam göstermek istiyor.

DSP, yüzlerce siteden gelen verileri analiz eder, bu profildeki kullanıcıları tespit eder ve uygun yayıncıların SSP’lerine teklif vererek o kişiye reklamı gösterir.


📊 DSP’lerin Veri Kaynakları

DSP’ler genellikle şunlardan veri alır:

Bu sayede hedefleme çok daha güçlü hale gelir.


🏆 Popüler DSP Örnekleri:


💡 Kısaca:

DSP = Reklamverenin “akıllı alışveriş merkezi”dir.

Tek panelden, veriyle desteklenmiş, gerçek zamanlı reklam satın alma yapar.


🧠 DSP’nin Anatomisi (The Anatomy of a Demand-Side Platform)

Bir Demand-Side Platform (DSP), aslında tek bir araçtan ibaret değildir — birçok alt bileşeni bir araya getiren karmaşık bir teknolojik sistemdir.

🔧 Temel Bileşenler:

1. 🔗 Integrations (Entegrasyonlar): DSP’nin SSP’ler (Supply-Side Platforms), Ad Exchanges ve veri sağlayıcılarla bağlantı kurmasını sağlar.

2. 🖥️ User Interface (Kullanıcı Arayüzü): Reklamverenlerin veya ajansların kampanyalarını kurduğu, hedefleme yaptığı, bütçe belirlediği görsel paneldir.

3. 👤 User Profile Database (Kullanıcı Profili Veritabanı): Kullanıcıların davranışları, ilgi alanları ve demografik bilgileriyle ilgili verileri depolar. Hedefleme (targeting) bu verilerle yapılır.

4. 📊 Reporting Database (Raporlama Veritabanı): Kampanya performansını, tıklamaları, gösterimleri, dönüşümleri ölçen veri katmanıdır.

5. 💰 Banker (Bütçe & Faturalama Modülü): Harcamaları, teklifler (bids) ve bütçe yönetimini kontrol eder.

6. 📍 Campaign Tracker (Kampanya İzleyici): Reklamların nerede ve ne zaman gösterildiğini, hangi kullanıcıların etkileşim kurduğunu takip eder.

7. 🖥️ Ad Server (Reklam Sunucusu): Reklamın kullanıcıya ulaştırılmasını teknik olarak yöneten bileşendir.

8. ⚡ Bidder (Teklif Motoru): RTB (Real-Time Bidding) açık artırmalarında gerçek zamanlı olarak teklif verir ve “kazanan” teklifi belirler.


⚖️ Ad Network ve DSP Arasındaki Fark Nedir?

Bu iki platform bazen benzer görünse de temel fark çalışma şekillerindedir.

Özellik Ad Network DSP
Nasıl Çalışır Yayıncılardan reklam alanlarını toplar (aggregate) ve bunları “paket” olarak reklamverenlere satar. Gerçek zamanlı açık artırmalarda (RTB) reklam alanlarını tek tek (impression-by-impression) satın alır.
Satın Alma Modeli Sabit veya önceden belirlenmiş fiyatlarla. Dinamik fiyatlandırma – her gösterim için teklif (bid).
Esneklik Daha sınırlı hedefleme. Çok daha gelişmiş hedefleme ve veri entegrasyonu.
Teknoloji Odaklılık Daha geleneksel. Tamamen otomasyon ve veri analitiği tabanlı.

💡 Kısaca:

🔹 Ad Network → Reklam envanterini toplayıp “paket” olarak satan aracı

🔹 DSP → Her bir reklam gösterimi için gerçek zamanlı teklif veren akıllı sistem


📊 Data Management Platform (DMP) – Reklamverenler için Veri Yönetim Platformu

📖 Tanım:

DMP (Data Management Platform), reklamverenlerin veri toplamasını, depolamasını ve organize etmesini sağlayan teknolojik bir platformdur.

Bu Veriler Farklı Kaynaklardan Gelir:

1. 📍 First-party data (birinci taraf verisi): Reklamverenin kendi topladığı veriler (örneğin: web sitesi ziyaretçileri, CRM kayıtları, mobil uygulama kullanıcıları).

2. 🤝 Second-party data (ikinci taraf verisi): Başka bir şirketle doğrudan paylaşım sonucu alınan güvenilir veriler (örneğin iş ortaklarından alınan kullanıcı verisi).

3. 🌐 Third-party data (üçüncü taraf verisi): Veri sağlayıcılarından satın alınan ek veriler (örneğin demografi, davranış, ilgi alanları).


🧩 DMP’nin Bileşenleri (The Anatomy of a DMP)

📊 Görselde gösterildiği üzere, DMP şu temel bileşenlerden oluşur:

🔧 Temel Bileşenler:

1. 📥 Data Collection (Veri Toplama): Kullanıcı davranışları, cihaz bilgileri, IP adresleri, çerezler (cookies) gibi bilgileri toplar.

2. 🔄 Data Normalization and Enrichment (Veri Temizleme ve Zenginleştirme): Farklı kaynaklardan gelen verileri standart hale getirir ve eksik bilgileri tamamlar.

3. 👤 Profile Merging and Building (Profil Birleştirme ve Oluşturma): Aynı kullanıcıya ait verileri birleştirerek tekil bir “kullanıcı profili” oluşturur.

4. 🎯 Segmentation and Taxonomies (Segmentasyon ve Sınıflandırma): Kullanıcıları belirli özelliklerine göre gruplara ayırır (örneğin yaş, ilgi alanı, konum).

5. 📊 Analytics and Reporting (Analiz ve Raporlama): Veriyi analiz eder, performans ölçer, kampanyaların etkisini raporlar.

6. 🔗 Integrations and Activation (Entegrasyon ve Aktifleştirme): Toplanan verileri DSP’lere (Demand-Side Platforms) ve diğer medya satın alma araçlarına aktarır.

7. 💾 Data Storage (Veri Depolama): Tüm kullanıcı profilleri ve segment verileri güvenli bir şekilde burada saklanır.

8. 🖥️ User Interface (Kullanıcı Arayüzü): Reklamverenlerin segment oluşturduğu, verileri yönettiği ve analiz ettiği yönetim ekranıdır.


🎯 DMP Ne İşe Yarar?

Reklamverenler DMP’yi kullanarak:

  1. 📥 Veri Toplar: Farklı kaynaklardan (1st & 3rd party) veri toplar
  2. 🎯 Hedef Kitle Oluşturur: Belirli kriterlere (yaş, konum, cinsiyet, ilgi alanı) göre hedef kitle oluşturur
  3. 🚀 Aktifleştirir: Bu kitleleri DSP’lere aktararak (örneğin Google DV360, The Trade Desk) reklam hedeflemesinde kullanır

💡 Kısaca:

DMP = Reklam hedeflemesinin veri beyni.

Veriyi toplar, birleştirir, analiz eder ve DSP’ye göndererek doğru kişiye doğru reklamın gösterilmesini sağlar.


🏆 Popüler DMP’ler (Data Management Platforms)

Bu platformlar, reklamverenlerin (ve bazen yayıncıların) kullanıcı verilerini toplamasına, analiz etmesine ve hedefleme için kullanmasına yardımcı olur.

Bazı önde gelen DMP örnekleri:

💹 Ad Exchange (Reklam Borsası)

📖 Tanım:

Bir Ad Exchange, reklamverenler (advertisers) ile yayıncılar (publishers) arasında reklam gösterimlerinin (impressions) otomatik olarak alınıp satılmasını sağlayan dinamik bir platformdur.

Bu yapı, hisse senedi borsasına (stock exchange) benzer:

Reklam gösterimleri, gerçek zamanlı açık artırma (RTB) ile alınıp satılır.


⚙️ Nasıl Çalışır?

  1. 👤 Bir kullanıcı bir web sitesini ziyaret eder
  2. 📤 Yayıncının SSP’si bu reklam alanını açık artırmaya çıkarır
  3. 💰 DSP’ler, reklamverenlerin hedef kitlelerine uygunluk durumuna göre teklif verir
  4. 🏆 En yüksek teklifi veren kazanır ve reklam o kullanıcıya gösterilir

💡 Kısaca:

Ad Exchange = Reklam dünyasının “borsası” —

Reklam gösterimleri burada anlık olarak satılır.


🏗️ Supply-Side Platform (SSP)

📖 Tanım:

SSP (Supply-Side Platform), yayıncıların (publishers) sahip oldukları reklam alanlarını birden fazla Ad Exchange veya Ad Network üzerinden otomatik, güvenli ve verimli şekilde satmalarını sağlayan platformdur.


🧩 SSP’nin Faydaları:


💡 Kısaca:

🔹 Ad Exchange → Reklam alım-satımının gerçekleştiği “borsa”

🔹 SSP → Yayıncıların o borsada satış yapan “temsilcisi”

🔹 DSP → Reklamverenlerin o borsada teklif veren “alıcısı”


🧩 SSP’nin Anatomisi (The Anatomy of a Supply-Side Platform)

Bir SSP (Supply-Side Platform), yayıncıların (publishers) ellerindeki reklam alanlarını en verimli şekilde satmalarını sağlayan karmaşık bir teknolojik sistemdir.

Bu sistem hem “bileşenler (components)” hem de “özellikler (features)” içerir.

🏗️ Temel Bileşenler (Components)

1. ⚙️ Backend & Infrastructure (Altyapı): SSP’nin teknik omurgasıdır. Tüm verilerin, kullanıcı trafiğinin ve reklam çağrılarının işlendiği sistemdir. Reklam açık artırmaları burada yürütülür.

2. 🔗 Integrations (Entegrasyonlar): SSP’nin Ad Exchanges, DSP’ler, Ad Networks ve diğer teknolojik platformlarla bağlantı kurmasını sağlar. Bu sayede yayıncı, tek platform üzerinden birçok alıcıya erişebilir.

3. 💹 Ad Exchange (Reklam Borsası Bağlantısı): SSP, doğrudan reklam borsalarıyla entegre çalışır. Yayıncının envanteri açık artırma sürecine buradan dahil edilir.

4. 📊 Trackers (İzleme Sistemleri): Reklamların görünürlüğünü, tıklanma oranlarını ve kullanıcı etkileşimlerini ölçer. Bu veriler performans optimizasyonunda kullanılır.

5. 📈 Reporting Database (Raporlama Veritabanı): Tüm kampanya performans verilerini saklar. Yayıncılar gelirlerini, görüntülenmeleri ve doluluk oranlarını buradan takip eder.


⚙️ Ana Özellikler (Features)

1. 🖥️ User Interface (Kullanıcı Arayüzü): Yayıncıların kampanyaları yönetip analiz ettiği ekran. Buradan envanter kontrolü, fiyatlandırma ve performans izleme yapılır.

2. 📊 Analytics and Reporting (Analiz ve Raporlama): Yayıncıya hangi reklam alanlarının daha iyi performans gösterdiğini gösterir. Gelir artışı için stratejik kararlar bu verilerle alınır.

3. 🎯 Header Bidding (Üst Teklif Teknolojisi): Bir reklam alanı, aynı anda birçok DSP ve Ad Exchange’e teklif gönderir. En yüksek teklifi veren kazanır — bu da yayıncı gelirini artırır.

💡 Bu özellik, SSP’lerin gelir maksimizasyonu sağlayan en kritik teknolojilerinden biridir.

4. 💰 Yield Optimization (Gelir Optimizasyonu): SSP, algoritmalar kullanarak hangi teklifi kabul edeceğini otomatik belirler. Amaç, her gösterimden maksimum gelir elde etmektir.

5. 📦 Inventory Management (Envanter Yönetimi): Yayıncı, hangi reklam alanlarının satışta olduğunu, doluluk oranlarını ve taban fiyatları (floor price) buradan yönetir.


💰 SSP’nin Sağladığı Faydalar


💡 Kısaca:

🔹 SSP, yayıncıların reklam alanlarını en iyi fiyata, otomatik olarak satmalarını sağlayan platformdur

🔹 Ad Exchange ile bağlantı kurarak, DSP’lerden gelen teklifler arasında en kârlısını seçer

🔹 “Header bidding” ve “yield optimization” gibi özelliklerle reklam gelirini maksimize eder


💼 Popüler Ad Exchange ve SSP’ler

Aşağıda, dijital reklam ekosisteminde en çok kullanılan Ad Exchange (Reklam Borsası) ve SSP (Supply-Side Platform) platformlarından bazıları listeleniyor:


⚖️ SSP ile Ad Exchange Arasındaki Fark Nedir?

Bu iki kavram sık karıştırılır — ama işlevsel olarak farklıdır:

🧩 SSP (Supply-Side Platform):

💹 Ad Exchange (Reklam Borsası):


💡 Kısaca:

🔸 SSP → Yayıncıya ait satış yönetimi aracıdır

🔸 Ad Exchange → Bu satışın gerçekleştiği açık artırma pazar yeridir

🔄 Modern Durum:

Bugün çoğu SSP, kendi içinde Ad Exchange işlevlerini de barındırır.

Yani bir DSP artık doğrudan bir SSP’ye bağlanabilir ve RTB (Real-Time Bidding) üzerinden envanter satın alabilir.

Bu bağlantı, OpenRTB protokolü ile sağlanır (ilerleyen bölümlerde bu detaylı anlatılıyor).


🧠 Data-Management Platform (DMP) – Yayıncılar İçin

DMP’ler genellikle reklamverenlerle ilişkilendirilir, ancak yayıncılar da (publishers) DMP’lerden büyük fayda sağlar.

Yayıncılar DMP ile Neler Yapabilir?

1. 💰 Yeni Gelir Kaynakları Oluşturabilir (Audience Extension):

Yayıncı, kendi izleyici kitlesini (örneğin belirli demografideki kullanıcıları) reklamverenlere hedefleme verisi olarak satabilir.

2. 📈 Envanter Değerini Artırabilir:

DMP verisi sayesinde reklamverenlere daha hassas hedefleme imkânı verir.

Örneğin: “Teknolojiyle ilgilenen kullanıcılar” segmenti, normal kullanıcıdan daha değerlidir.

3. ✨ İçerik Kişiselleştirmesiyle Etkileşimi Artırabilir:

Kullanıcı verilerini analiz ederek, onlara uygun içerikler sunar (örneğin kişiselleştirilmiş haber önerileri).


💡 Kısaca:

🔹 Reklamveren için DMP = doğru kişiye doğru reklam

🔹 Yayıncı için DMP = doğru kişiye doğru içerik ve daha fazla gelir


🧠 Data Broker (Veri Aracısı / Bilgi Sağlayıcı)

📖 Tanım:

Bir data broker (veri aracısı), aynı zamanda information broker, data provider veya data supplier olarak da bilinir.

Görevi: Çevrimdışı (offline) ve çevrimiçi (online) tüketici verilerini toplamak, analiz etmek ve başka şirketlere satmaktır.

Yani özetle: Data broker’lar, kullanıcı verilerini toplayıp reklam hedeflemesi için “veri paketleri” haline getirir ve bu verileri reklamverenlere, DMP’lere veya DSP’lere satar.


🔍 Veriler Nereden Gelir?

Data broker’lar veriyi birçok farklı kaynaktan toplar:


🧩 Nasıl Çalışır?

  1. 📥 Toplama: Farklı kaynaklardan gelen kullanıcı verileri toplanır
  2. 🔄 İşleme: Bu veriler birleştirilir, düzenlenir ve anonim hale getirilir
  3. 🎯 Segmentasyon: Kullanıcılar, benzer özelliklerine göre segmentlere (segments) ayrılır
  4. 🔗 Aktarım: Bu segmentler daha sonra DMP, DSP veya SSP sistemlerine aktarılır
  5. 🚀 Kullanım: Reklamverenler bu segmentleri hedef kitle olarak kullanarak kişiselleştirilmiş reklamlar yayınlar

🧱 Veri Segmenti (Audience Segment) Nedir?

Data broker’lar kullanıcıları belirli kategoriler altında gruplar:

📊 Örnek Segmentler:

📊 Görseldeki Örnekler:


💰 Kimler Kullanır?

Bu veri segmentleri daha sonra şuralara satılır:


💡 Kısaca:

🔹 Data Broker, reklam dünyasının veri toplayıcısı ve satıcısıdır

🔹 Farklı kaynaklardan gelen kullanıcı bilgilerini segmentlere dönüştürür

🔹 Bu segmentler, reklamların doğru kişilere ulaşmasını sağlar


🧠 Başlıca Data Broker Şirketleri

Bu bölümde, reklamverenlere veri sağlayan en büyük veri aracıları listeleniyor.

Bu şirketler, kullanıcı verilerini toplar, analiz eder ve reklam hedeflemesinde kullanılmak üzere DMP’lere, DSP’lere veya doğrudan markalara satar.

🔹 Örnek Data Broker’lar:

Comscore:

Acxiom:

Oracle:

Lotame:

📊 Verification & Measurement (Doğrulama ve Ölçümleme)

Bu servisler, reklamverenlerin dijital kampanyalarının doğru şekilde yayınlanıp yayınlanmadığını ve gerçek kullanıcılar tarafından görülüp görülmediğini kontrol eder.

Yani kısaca: Reklamın “nerede, kim tarafından, ne kadar süreyle” görüntülendiğini teyit eder.


🔍 Verification (Doğrulama) Servisleri

Verification servisleri şu bilgileri sağlar:

👉 Bu bilgiler, markaların itibarını koruması ve reklam bütçesinin boşa gitmemesi açısından çok önemlidir.


📈 Measurement (Ölçümleme) Servisleri

Measurement servisleri:

💡 Bu analiz türü, klasik “Google Analytics” tarzı web trafiği raporlamasından farklıdır — burada odak, reklamın kendisinin başarısı üzerinedir (örneğin kaç kişi gördü, kim tıkladı, hangi bölgede izlendi vs.).


🔄 MarTech (Marketing Technology) ile Bağlantısı

Artık birçok web ve uygulama analitik aracı (örneğin Google Analytics, Mixpanel, Amplitude) aynı zamanda reklam kampanyalarıyla ilgili veriler de sunuyor.

Bu sayede “MarTech” (marketing technology) ve “AdTech” (advertising technology) giderek iç içe geçiyor.

Yani:

Bugün bu iki alan birleşerek markalara hem reklam performansı, hem de müşteri deneyimi hakkında bütüncül içgörüler sağlıyor.

🕵️‍♂️ Ad Verification (Reklam Doğrulama) Araçları Nasıl Çalışır?

Reklam doğrulama sistemleri, bir reklamın gerçekten doğru şekilde ve doğru yerde yayınlanıp yayınlanmadığını otomatik olarak kontrol eden araçlardır.

Bu, reklamverenin parasının boşa gitmemesi ve markasının güvenliğini koruması açısından çok önemlidir.


💻 Süreç Adım Adım:

1. Kullanıcı bir web sayfası açar

Bu sayfada, reklamların yüklendiği özel bir alan vardır — buna Ad Slot (reklam alanı) denir.

2. DSP → SSP → Ad Exchange zinciri çalışır

3. Reklam yüklenirken “Ad Markup” devreye girer

Bu kod, reklamın nasıl görüntüleneceğini belirler ve içinde üç önemli unsur vardır:

4. Açık artırmada en yüksek teklifi veren DSP reklamı kazanır

Bu DSP’nin reklamı, yayıncının sitesindeki reklam alanına gönderilir.

5. Reklam yüklendiğinde doğrulama sistemi veri toplar

Reklamın nerede gösterildiği, kim tarafından görüldüğü, görünürlük oranı, etkileşim gibi bilgiler toplanır.

6. Ad Verification Vendor (Doğrulama Hizmeti Sağlayıcı) verileri analiz eder

Reklamverenlere performans raporu sunar:


🎯 Kısaca:

Ad Verification, reklamların güvenli, görünür ve etkili bir şekilde yayınlandığını kontrol eden sistemdir.

Reklamverenin parasını korur, bot trafiğini azaltır ve yanlış yerleşimleri engeller.

🎨 Creative Optimization (Yaratıcı Optimizasyon)

Bu bölümde, reklamların daha etkili ve ilgi çekici hale getirilmesi için kullanılan teknolojilerden bahsediliyor.


🧩 Creative Optimization nedir?


💡 Nasıl İşler?


🎯 Sonuç:

Creative optimization, reklamın “görsel etkisini” güçlendirir — kampanyaların performansını (örneğin CTR, engagement) doğrudan artırır.


💬 Özetle:

🧱 The Sell Side (Publisher) — Satış Tarafı

🧩 Publisher (Yayıncı) Kimdir?

Yayıncılar; web siteleri veya mobil uygulamalar gibi, reklam alanı (ad space / ad slot) sunan taraflardır.

Onlar, reklam alanlarını reklamverenlere veya medya alıcılarına satmak ister.

Bu nedenle “sell side” (satış tarafı) olarak adlandırılırlar — çünkü gelirleri reklam alanı satışıyla oluşur.


🧑‍💻 Advertising Operations (AdOps) — Yayıncı Tarafı Reklam Operasyonları

Yayıncı tarafında AdOps ekibi, teknik olarak reklam kampanyalarının kurulumundan ve yönetiminden sorumludur.

AdOps’un Görevleri:

Yani AdOps, bir nevi reklamların “arka plan mühendisi”dir — kampanyaların doğru şekilde çalışmasını sağlar.


⚙️ First-Party Ad Server (Birinci Taraf Reklam Sunucusu)

Bu teknoloji, yayıncıların kendi sitelerindeki reklam alanlarını yönetmesini sağlar.

Yayıncılar:

Bu sayede yayıncılar reklam alanlarını boş bırakmaz, her zaman bir reklam gösterimi sağlar.


❓ Kimlerin Ad Server’a İhtiyacı Var?

Kısa cevap: Hayır, herkesin ihtiyacı yok.

Yani reklamverenler, banner veya video içeriklerini doğrudan DSP üzerinden yönetebilir.

SSP Alternatifi:

🧩 Yayıncılar Neden Yine De Ad Server Kullanır?

🧱 Küçük Yayıncılar İçin:

Küçük siteler veya blog sahipleri, yeni bir sistem kurmak yerine, reklam kodlarını doğrudan sitelerine yerleştirerek basit bir şekilde çalışabilirler.

Bu yöntem, ayrı bir ad server kurma ihtiyacını ortadan kaldırır.


💬 Özetle:

🖥️ Yayıncılar İçin Popüler Ad Server’lar

Bu bölüm, web siteleri veya uygulamalarında reklam gösteren yayıncıların en sık kullandığı bazı reklam sunucu (ad server) çözümlerini listeliyor.

🔹 Yaygın Ad Server Örnekleri:

ZEDO:

Adzerk (şimdi Kevel):

Broadstreet:

Google Ad Manager:

AdButler:

AdSpeed:

👉 Bu sistemler, yayıncıların farklı kampanyaları yönetmesine, reklam alanlarını optimize etmesine ve gelirlerini artırmasına yardımcı olur.

💰 AdTech Şirketleri Nasıl Para Kazanır?

AdTech (advertising technology) şirketleri, DSP, SSP, ad exchange veya ad server gibi teknolojik altyapılar sağlar.

Bu sistemleri kurmak, sürdürmek ve güncel tutmak çok maliyetlidir — çünkü sürekli geliştirici ekipleri, teknik altyapı, satış ve destek gerektirir.


💼 Peki Gelir Nasıl Elde Ederler?

AdTech firmaları, genellikle şu yollarla gelir sağlar:

1. Komisyon (fee / markup):

2. Kullanım Ücreti (platform fee):

3. Ek Hizmet Ücretleri:


📈 “AdTech Tax” (AdTech Vergisi) Nedir?

Bu terim, reklam harcamasına eklenen gizli platform maliyetlerini tanımlar.


💬 Özetle:

💸 AdTech Tax Detayı

Sayfadaki görselde bir pasta dilimi görüyorsun — bu, bir reklamverenin (advertiser) harcadığı 1 doların nasıl paylaşıldığını gösteriyor.


📊 Görselin Anlamı:

Bir reklamveren $1 harcadığında:

Bu aradaki paylara genel olarak “AdTech Tax” (AdTech vergisi) denir.


⚠️ Sorun Nedir?

AdTech ekosistemi çok parçalı (fragmented) bir yapıdadır.

Bir reklamın yayınlanması için birden fazla aracı platform devreye girer. Her biri küçük bir komisyon alır, ama sonuçta:


🧩 Son Yıllardaki Değişim

AdTech dünyasında bu durumun farkına varıldı ve son yıllarda:

📉 Eskiden toplamda medya maliyetinin %30’unu geçen kesintiler olurdu, artık birçok sistemde bu oran tek hanelere (%5–9 gibi) indi.

🏰 The Walled Gardens (Kapalı Bahçeler)

AdTech ekosistemi bugün iki ana kategoriye ayrılır:

  1. Bağımsız AdTech şirketleri (ör. The Trade Desk, PubMatic, Index Exchange vb.)
  2. Walled Gardens (Kapalı Bahçeler)

🌳 Walled Garden Nedir?

“Walled Garden” terimi, kendi kapalı reklam ekosistemine sahip dev teknoloji şirketlerini tanımlar.

Bu şirketler, hem kullanıcı verilerini hem de reklam platformlarını kendi kontrollerinde tutar.

Örnekler:

Bu dört dev genellikle birlikte GAFA olarak anılır:

🧠 GAFA = Google, Apple, Facebook, Amazon


🔒 Neden “Kapalı Bahçe” Deniyor?

Çünkü bu platformlarda:

Yani:


💬 Özetle:

🔎 Google’ın Reklam Ekosistemi

Google, sadece bir arama motoru değil; aynı zamanda dünyanın en büyük dijital reklam ağına sahip şirkettir.

Milyarlarca insanın kullandığı ürünleri vardır:

Bu ürünler, reklam gösterimi için muazzam bir veri ve kitle kaynağı oluşturur.


📦 Google’ın Reklam Ürünleri

1. Google Ad Manager (GAM)

Eskiden iki ayrı ürün vardı:

Google bunları birleştirip Google Ad Manager adını verdi.

GAM, yayıncıların (publishers) reklam envanterlerini yönetmesine, satmasına ve farklı kaynaklardan gelen reklamları (ör. SSP veya direkt anlaşmalar) yayınlamasına olanak tanır.

Yani bu araç, yayıncı tarafına (sell side) hitap eder.

🧩 Kısaca: Yayıncılar için “reklam yönetim ve satış platformu”

2. Google Ads

Eskiden Google AdWords olarak biliniyordu.

Markalar bu platformu kullanarak Google arama sonuçlarında, YouTube’da, ve Google Display Network (GDN) üzerinde reklam verirler.

Reklamverenlerin (advertisers) hedef kitleye ulaşmak için kullandığı ana platformdur.

💡 Kısaca: Reklamverenler için “reklam satın alma aracı”

3. Google Marketing Platform (GMP)

Bu, Google’ın pazarlama teknolojileri (MarTech) için geliştirdiği geniş ürün ailesidir.

İçinde birçok araç bulunur:

🎯 DV360, Google’ın DSP (Demand-Side Platform)’udur — yani reklamverenlerin farklı mecralardan programatik olarak reklam satın alabildiği sistemdir.


🌐 Özet Tablo:

Ürün Kime Hizmet Eder Türü Açıklama
Google Ad Manager (GAM) Publisher Ad Server / SSP Yayıncıların reklam satışı ve yönetimi
Google Ads Advertiser Ad Buying Platform Markaların arama, video ve display reklamları satın aldığı yer
Google Marketing Platform (GMP) Ajanslar & Reklamverenler MarTech / DSP Veriye dayalı kampanya planlama, analiz ve medya satın alma platformu

🧠 Neden Önemli?

Google, hem “reklam satın alan” (buy side) hem de “reklam satan” (sell side) sistemleri kontrol ettiği için:

Bu yüzden Google, Walled Garden kavramının en güçlü örneklerinden biridir.

💙 Facebook (Meta) — Sosyal Medya Reklam Devi

Facebook (şimdi Meta) yaklaşık 2.3 milyar aktif kullanıcıya sahip.

Bu kadar geniş kullanıcı kitlesi sayesinde, reklamverenler (advertisers) için hedef kitlelerine ulaşmanın en güçlü yollarından biri haline gelmiş durumda.


📦 Facebook’un Başlıca Reklam Ürünleri:

1. Facebook Ad Manager

Bu platform, Facebook üzerinde görünen reklamların yönetim aracıdır.

Reklamlar yalnızca Facebook ekosistemi içinde (ör. Facebook Feed, Reels, Marketplace, vb.) gösterilir.

Yani: Facebook Ad Manager → sadece Facebook içindeki reklam alanlarını (inventory) satar

2. Facebook Audience Network (FAN)

Bu sistem, Facebook reklamlarını Facebook dışına taşır.

Reklamverenler, Facebook’taki hedefleme verilerini kullanarak diğer mobil uygulamalarda ve web sitelerinde reklam gösterebilir.

Böylece aynı hedef kitleye Facebook dışında da ulaşmak mümkün olur.


🧩 Özet Tablo:

Ürün Nerede Reklam Gösterir Ne İşe Yarar
Ad Manager Facebook platformu (Feed, Stories, vb.) Kampanya yönetimi
Audience Network Diğer mobil uygulamalar & web siteleri Facebook verisini kullanarak dışarıda reklam gösterimi

🎯 Neden Güçlü Bir “Walled Garden”?

Facebook, kendi içinde muazzam miktarda kullanıcı verisine sahiptir:

Bu veriler dışarıyla paylaşılmaz.

Reklamveren, yalnızca Facebook’un sunduğu hedefleme araçlarıyla bu verilere dolaylı olarak erişebilir.

Yani veri — Facebook’un “bahçesi”nin içinde kalır. 🌳

🍏 Apple — Gizlilik Odaklı Dev

Apple da, tıpkı Google ve Meta gibi, çok sayıda kullanıcı odaklı (consumer-facing) ürüne sahiptir:

Donanım:

Yazılım:

Bu ürünler, Apple’a kendi ekosistemine tamamen kapalı bir kullanıcı dünyası sağlar.


🧭 Apple’ın Farkı Nedir?


🔒 Apple’ın “Intelligent Tracking Prevention” (ITP) Politikası

Bu sistem, Safari tarayıcısında ve iOS’ta:


🎯 Sonuç:

Apple, “gizlilik”i ön planda tutarak Google ve Facebook gibi platformların kullanıcı verisine erişmesini zorlaştırıyor.

🛒 Amazon — E-Ticaretten Reklam Teknolojisine

Amazon başlangıçta bir e-ticaret şirketiydi, ama bugün artık dünyanın en büyük reklam platformlarından biri haline geldi.

Bunun nedeni: Sahip olduğu devasa miktarda alışveriş verisi (commerce data).


💡 Amazon’un Reklam Gücünün Kaynağı

Bu, özellikle perakende markaları (ör. elektronik, moda, FMCG markaları) için çok değerli bir hedefleme avantajı yaratır.


⚙️ Amazon’un AdTech Ürünleri

Amazon, reklamcılara kendi ekosistemi içinde kampanya yürütme imkânı sunar.

Kapsadığı platformlar:

Reklamverenler bu kanallarda Amazon DSP (Demand-Side Platform) aracılığıyla kampanyalarını yönetebilirler.


🧩 Amazon DSP:

Amazon’un programatik reklam satın alma platformudur.


💼 Amazon’un 2019 AdTech Genişlemesi

2019’da Amazon, Sizmek adlı bir AdTech şirketini satın aldı.

Bu şirketin iki önemli ürünü vardı:

Bu satın alma sayesinde Amazon, tam entegre bir reklam ekosistemi oluşturdu:


🧭 Amazon ve Walled Garden İlişkisi

Amazon da artık Google ve Meta gibi bir walled garden sayılıyor.

Bu nedenle kitapta bu dört dev topluca GAFA olarak anılıyor:

Google, Apple, Facebook, Amazon


🎲 Walled Gardens Infographic (Monopoly Teması)

Monopoly benzeri infografik, Google, Facebook (Meta), Apple ve Amazon’un (GAFA) AdTech dünyasındaki “kapalı bahçe” (walled garden) konumunu mizahi bir şekilde anlatıyor.

Bu dört dev şirket:

🧩 Kısacası bu infografik şunu gösteriyor:

GAFA, AdTech dünyasında “tekelleşmiş” ve kapalı sistemler olarak çalışıyor.

⚙️ Standardization in the Ecosystem (Ekosistemde Standartlaşma)

💡 Sorun:

İnternet reklamcılığının ilk dönemlerinde (1990’ların başında), her şirket ve platform kendi teknolojisini geliştiriyordu.

Ama bu sistemler birbiriyle uyumlu değildi:

Bu da kaosa yol açıyordu.


🧭 Çözüm: IAB’nin (Interactive Advertising Bureau) Kuruluşu

📅 1996 yılında, sektördeki bu karmaşayı çözmek için IAB – Interactive Advertising Bureau kuruldu.

IAB’nin Amacı:


🧩 IAB’nin Önemi:

IAB, online reklamcılığın “altyapı kurumu” gibidir.


🏛️ IAB’nin (Interactive Advertising Bureau) Rolü ve Önemi

IAB, dijital reklamcılığın “kurallar koyucu” kurumudur.

Bu kurumun varlık nedeni:


🔧 IAB’nin Temel Görevleri:

1. Teknik Standartlar Geliştirmek:

2. En İyi Uygulamaları (Best Practices) Belirlemek:

3. Sektör Araştırmaları Yürütmek:

4. Eğitim ve Farkındalık:


🌍 IAB’nin Yapısı ve Üyeleri:

📅 2017 itibarıyla:


🔗 IAB’nin Geliştirdiği Standartlardan Bazıları:

Bu kitapta da ilerleyen sayfalarda detaylandırılacak:

Bu standartlar sayesinde reklamcılık ekosisteminin iki tarafı —

🎯 Buy Side (advertiser, DSP) ve 🖥️ Sell Side (publisher, SSP)

birbiriyle sorunsuz şekilde veri alışverişi yapabiliyor.


Başlık Açıklama
Kuruluş yılı 1996
Amaç Dijital reklamcılıkta ortak standartlar ve şeffaflık oluşturmak
Üye sayısı (2017) 600+ şirket, 42 ülke temsilciliği
Görevleri Standart geliştirme, araştırma, eğitim, best practices oluşturma
Katkısı Buy-side ve sell-side sistemlerin ortak protokollerle çalışmasını sağlar

🎓 Bölüm Özeti

Bu kapsamlı bölümde, çevrimiçi reklam ekosisteminin temel yapı taşlarını detaylıca öğrendik:

📚 Öğrendiklerimiz:

  1. 🌐 Ekosistem Terimleri - Advertiser, Publisher, Ad Server, DSP, SSP, DMP ve daha fazlası
  2. 🛒 Satın Alma Tarafı (Buy Side) - Reklamverenler, AdOps ve reklam sunucuları
  3. 🤝 Aracılar - Reklam ajanslarının 18. yüzyıldan günümüze evrimi
  4. 🌍 Küreselleşme - WPP, Omnicom, Publicis gibi dev holdinglerin yapısı
  5. 💼 Agency Trading Desk - Programatik reklam satın almanın modern yolu
  6. 🔗 Ad Network - Yayıncı ve reklamvereni buluşturan ilk büyük çözüm
  7. 🎯 DSP - Reklamverenlerin gerçek zamanlı teklif verebildiği akıllı sistem
  8. 📊 DMP - Veri toplamadan segmentasyona kadar veri yönetimi
  9. 💹 Ad Exchange - Reklam gösterimlerinin alınıp satıldığı dijital borsa
  10. 🏗️ SSP - Yayıncıların gelirlerini maksimize etmesini sağlayan platform
  11. 🧠 Data Broker - Kullanıcı verilerini segmentlere dönüştüren aracılar

🔑 Ana Çıkarımlar:

📈 Sonraki Bölümlerde:



⬅️ Bölüm 03: Çevrimiçi Reklamcılık Teknolojisinin Tarihi 🏠 Ana Sayfa ➡️ Bölüm 05: Dijital Reklam Mecraları ve Kanalları